1. Genel Olarak
Anlaşmalı boşanma, eşlerin ortak bir karar doğrultusunda evlilik birliğini sonlandırması anlamına gelmektedir. Bu süreçte çiftlerin velayet, mal rejimi, nafaka, maddi-manevi tazminat ve mahkeme masrafları gibi tüm konularda uzlaşması gerekmektedir. Uzlaşılamayan bir konu olması durumunda anlaşmalı boşanma yoluna gidilemez.
Çekişmeli boşanma davaları yıllarca sürmekte ve genelde sadece boşanma davasının sona ermesiyle boşanma süreci bitmemekte, hemen ardından mal rejiminin tasfiyesi davaları da açılmaktadır. Uzun yıllar süren bu süreç tarafları yıpratmaktadır. Fakat anlaşmalı boşanma davalarında 1 ay ile 3 ay arasında sonuca ulaşılmaktadır.
Anlaşmalı boşanma yolunun tercih edilebilmesi için sadece çiftlerin kendi aralarında uzlaşmaya varmış olması yeterli olmamaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166. Maddesinin 3. Fıkrasında anlaşmalı boşanma yolunun tercih edilebilmesi için bazı şartlar ileri sürülmüştür.
2. Anlaşmalı Boşanmaya Karar Verilebilmesinin Şartları
a) Evlilik en az 1 yıl sürmüş olmalıdır.
En az 1 yıl dolmadan anlaşmalı boşanma yoluna gidilmesi olanaksızdır. Bu husus dava şartı olduğundan bir yılın dolmasına bir gün kala dahi olsa tam olarak bir yıl dolmadan açılan davalar reddedilmekte ve dava masrafı davacı tarafa yansımaktadır. Bir yılın doldurulmasında eşlerin bu süreyi bir arada yaşayarak geçirme zorunlulukları aranmamaktadır.
b) Boşanmak için eşler, ya birlikte mahkemeye başvurmalı ya da bir eş, diğerinin açtığı boşanma davasını kabul etmelidir.
Eşlerden biri tarafından açılan dava diğer eş tarafından kabul edilmelidir. Bu durum, anlaşmalı boşanma yoluna gidilmesinde ikinci bir şart olarak karşımıza çıkmaktadır. Çekişmeli boşanma davalarında hakim tarafların ikrarı ile bağlı değildir. Fakat anlaşmalı boşanma davasında bu hüküm uygulanmayacaktır. Örneğin zina sebebiyle açılan bir boşanma davasında, zina yapan eşin bunu ikrar etmesi hakimi bağlamaz. Fakat aynı davada, zina yapan eşin davayı kabul etmesi(yoksa zinayı değil) halinde, hakim bununla bağlanır ve MK 166/III’ e göre boşanmaya karar verir.
c) Hakimin tarafları bizzat dinlemesi
Taraflar boşanma avukatı ile temsil edilseler dahi anlaşmalı boşanma davasına bizzat katılmaları ve irade açıklamasında bulunmaları gerekmektedir. Bu zorunluluğun sebebi, tarafların anlaşmalı boşanma protokolünde yazılı olarak sundukları beyanları hakimin teyit etmesidir. Hakim tarafları dinledikten sonra, birinin ya da her ikisinin iradesinin serbestçe açıklanmamış olduğu sonucuna varırsa, davayı reddeder.
d) Tarafların yapmış olduğu anlaşmanın hakim tarafından uygun bulunması
Hakim, tarafların yapmış olduğu anlaşmayı uygun bulmazsa, tarafların ve çocukların menfaatini göz önünde bulundurarak gerekli gördüğü değişiklikleri yapar. Anlaşma, ancak hakimin yaptığı değişikliklerin taraflarca kabul edilmesi durumunda geçerli olacaktır. Bu durumda başka hiçbir şeye bakılmaksızın boşanmaya karar verilir.
Anlaşmalı Boşanma Hakkındaki Sorularınızı Bekliyoruz.
* İletişim kurmak amacıyla istediğimiz iletişim bilgileriniz kesinlikle üçüncü şahıslarla paylaşılmayacaktır. Ayrıca Avukatlık Kanunu ve TBB Meslek Kuralları gereği sorularınız gizli kalacaktır.